Evden Çalışma Modeli Koronavirüs ile Gelişiyor

Koronavirüs ile dünyaca verdiğimiz mücadelede alınan önlemlerin sonucunda tüm yaşam ev ortamına taşınıyor. Bunlardan bir tanesi de iş hayatındaki çalışma koşulları. Covid19 salgını sebebiyle ile fiziki olarak dışarda bulunmak riskli. Ancak bir yandan bu hayatın tamamen durması anlamına da gelmemeli. Eğitim ve üretimin olabildiğince sürdürülebilmesi için uygun zeminler oluşturulup online platformlardan yaşam devam ettirilmeye çalışılıyor. Artık iş hayatı evden çalışma modeline yöneliyor. Hatta online olarak konser veren sanatçılar da bu sisteme dahil oluyor. Türkiye’de ev konserlerinin ilk örneklerinden birini de Haluk Levent verdi.

Koronavirüs ve Evden Çalışma

Koronavirüs salgını öncesi teknoloji ve internetin geldiği noktada evden yapılabilecek dijital meslekler sıkça gündeme geliyordu. Freelance ya da evden çalışma diye adlandırılan içerik editörlüğü, online içerik yazarlığı, blog yazarlığı gibi mesleklere aslında biraz da şüpheyle bakanlarımız da oluyordu. Bunu kendimden biliyorum. Ne iş yapıyorsun dediklerinde “evden çalışıyorum” cevabını verdiğimde bunu çok da geçerli bir iş olarak görmeyen tavırlar ve ön yargılarla karşılaşmışlığım var 🙂

Halbuki yakın geleceğin çalışma sistemi olarak görülen ve giderek şirketler açısından da çalışanlar açısından da pek çok avantaja sahip olan online çalışma sistemi, bugün covid19 karantinası sebebiyle büyük ölçekli pek çok kuruluş tarafından da hızla uygulamaya konmaya başlandı. Peki nedir bu evden çalışma modeli? Bir ofise gitmeden çalışmak verimli olabilir mi? Bugün koronavirüs sebebiyle hızla adapte edilen geleceğin yaygın çalışma modeli olarak gösterilen evden çalışma sistemini yakından inceleyelim.

Evden Çalışma Nedir?

İnternet teknolojisi tüm dünyayı güçlü bir iletişim ağıyla birbirine bağladı. Ki bunu hayatımızın her alanında hissedebiliyoruz. Dünyanın bir ucundan oturduğumuz yerden alışveriş yapabiliyor olmamız en çarpıcı örneklerden biri. Evden çalışma nedir? dediğimizde aslında tam da bundan bahsediyoruz. Şu an zaten hali hazırda pek çok iş kolunun online düzende bir alt yapısı var.

Örneğin bankalar… Türkiye’nin bir ucundaki bir şube diğeriyle ya da merkezle online tabanlı sistemi üzerinden ortak çalışma yürütebiliyor. Şu an aynı durum ev ortamlarına taşınıyor. Yani şubeye gitmek yerine iş bilgisayarını eve taşıyıp işlemleri buradan yürütmek. Kurumsal düzeydeki tüm işleyişler ortak veri tabanı üzerinden artık ofisler arası bağlantılarla fiziki bir iş ortamında değil, ev ortamından yapılan bağlantılarla gerçekleşebiliyor. Dolayısıyla artık işler ofis ortamlarında değil evden çalışma modeliyle yürütülüyor.

Evde Çalışmanın Avantajları Nelerdir?

Her şeyden önce evden çalışma oturduğun yerden para kazanmak anlamına gelmiyor. Aynı iş yüküne sahipsiniz ve sistemli bir şekilde çalışma disiplinini elden bırakmadan çalışma hayatınız devam ediyor. Değişen tek şey fiziki olarak bulunduğunuz konum.

Bu sistemin hem işveren açısından hem çalışan açısından pek çok avantajlı yanı var. Bu avantajlar neler olabilir iki açıdan da düşünelim, değerlendirelim.

İşveren Açısından Evde Çalışma Sistemi

Diyelim ki masa başı çalışması gereken 500 personele ihtiyacınız var. Fiziki bir çalışma alanı sağlamak için ihtiyaç duyacağınız alan, bulunduğunuz şekilde bu sayıda bulmanız gereken nitelikli personel sayısı, çalışanların yemek ve yol masrafları ve bir ofisin kira, elektrik,ısınma vs. genel giderleri. Bu durumda en sık yapılan şey ihtiyaçtan daha az personel ile işi yürütmeye çalışmak oluyor. Sonuç ise işlerin aksaması ve daha yavaş ve verimsiz bir işleyişe sebep olabiliyor.

Şimdi bu durumu evde çalışma sistemine göre düşünelim. Koca bir binaya ihtiyacınız yok. 500 personeli bulunduğunuz şehirden istihdam etmeniz gerekmiyor. Dünyanın bir ucundan bile çalışabilecek nitelikli bir personel bulabilirsiniz. Fiziki bir çalışma ortamı için gereken binanın genel giderlerini de düştüğünüz zaman işveren açısından hem maddi anlamda hem de daha nitelikli çalışanlar ile işini daha iyi noktaya getirebilmek söz konusu olmaz mı? Buradaki giderlerden kar etmek demek işine daha çok yatırım yapmak demek. Çalışan sayısında kısıtlamaya gerek kalmaması ise hem işlerin daha düzenli olması hem de daha fazla kişinin çalışabilmesi demek.

Çalışanlar Açısından Evde Çalışmanın Avantajları

Özellikle İstanbul gibi büyük kentlerde çalışanlar işe gitme çilesini çok iyi bilirler. Sabah 9’da işyerinde olabilmek için saat 6’da uyanmak ve erkenden yollara düşmek zorunda kalmak çok yorucu ve yıpratıcı olabiliyor. Hele bir de buna hasta olup işe gitmek zorunda kaldığınız zamanları ekleyin.

Oysa ki evde çalışma sisteminde sabah 9 mesaisi yapmanız gereken tek şey uyanıp evinizde rahatça kahvaltınızı yapmak ve bilgisayarınızın başına geçmek. Buna bir de sağlıklı beslenebilme konforunu ekleyin. Servise ya da otobüse yetişmek için aceleyle çıkıp atıştırmalık kahvaltılara son. Hazırlanma ve özellikle kadınlar için bugün ne giysem stresini de bir kenara bıraktınız mı çalışmaya hazırsınız 🙂

Yani işe gidene kadar enerjinizi tüketebilecek tüm negatif faktörlerden arınmış, evinizin ortamında sadece işinize konsantre zinde bir başlangıç iş veriminizi de yükseltmez mi? Bu soruların cevaplarını sanırım evde çalışma ortamını yaşayan herkes kısa sürede verebilecektir. Hatta freelance olarak evde çalışanlarınız varsa yorum bölümüne görüşlerinizi yazarsanız ve herkesin bu çalışma modeliyle ilgili fikirlerine ışık tutarsanız çok sevinirim 🙂

İşe gidiş süreci yorgunluğu olmadığı gibi, bir de bunun dönüşü var değil mi? Bir an önce eve dönme isteği ve bitmeyen trafik çilesine de son. Mesai bitimi yapmanız gereken tek şey bilgisayarınızı kapatmak 🙂 Ayrıca yol masrafınızda cebinizde kalıyor. Gün içinde dışarıdan sağlıksız yiyecekler yemek durumunda da değilsiniz.

Çocukları olan çalışan anneler ve babalar için evde çalışma ortamı sonucu ailece daha çok vakit geçirebilme şansı da var. Daha ne olsun.

Evde Çalışma Sisteminin Dezavantajları Var mı?

Aslında bu konuda koronavirüs salgını öncesi konuşulan ve çevremden en sık duyduğum eleştiri, herkes evinde çalışırsa iyice asosyal olur muyuz? Aynı görüşler ilk akıllı telefon ve sosyal medya platformları döneminde de sıklıkla konuşulmuştu. Bugün gelinen noktada istisnalar hariç genel olarak bir asosyallik durumunun varlığından söz edemeyiz.

Aynı durum evden çalışma için de geçerli. Covid19 sebebiyle evde kalmamız ve çalışma ortamımızı eve taşımamız bir zorunluluk. Ancak koronavirüs salgını sonrası evden çalışma aslında freelance olarak dışardaki mekanlarda da çalışma avantajını sunuyor. İnternet bağlantınız olduğu sürece dilediğiniz her yerden çalışabilirsiniz. Bu durum asosyallik yaratır mı? Bence yaratmaz. Ama bunu birkaç yıla kadar çalışma sistemleri dijital dünyaya adapte edildiğinde daha iyi görebiliriz.

Bir an önce yaşadığımız bu zorlu günlerin geride kalması ümidiyle. Evde kaldığımız bu günlerde size koronavirüs ile ilgili aydınlatıcı, faydalı yazılar yazmaya devam edeceğiz.