Kahve ve Türk Kahvesinin Hikayesi

Kahve ve Türk Kahvesinin Hikayesi

Mart 24, 2019 0 Yazar: digitalyazarlar

Canımızın en sıkkın olduğu zamanlarda derde yaren, en keyifli anlarımızda kahkahalarımıza eşlik edendir kahve ve Türk kahvesi. Dost sohbetlerinin en güvenilir sırdaşı. Gıybetin dibi bir diğer adıyla 🙂

Sütlü- sade, soğuk-sıcak, şekerli- şekersiz, kafeinli-kafeinsiz gibi hemen herkesin damak tadına uyan bir kahve çeşidi illa ki vardır. Bin bir çeşidi olsa da dönüp dolaşıp bol köpüklü bir Türk Kahvesi her zaman favorim olmuştur. Pişerken evi saran mis gibi kokusu bile bir anda ruh halimi değiştirir. Ya da şehrin karmaşasında oradan oraya koştururken neredeyse adım başı bulunan kafelerden gelen mis gibi kokusunun peşine düşüp içtiğim yorgunluk kahvelerinin yeri ayrı… Yanında bir de çikolata olursa hayır demeyenlerdenim 🙂

Kahvealtı diye başlayıp bambaşka kahvaltı diye bir kültürü oluştursa da; kahvaltıların finalinde yine kahve var ki, sabah kahvesi olmadan güne başlayamayanlardanım.

Bir tek sabahların mı baş tacı? Gün ortası, alışveriş arası, yemek sonrası, ders çalışanlar, vardiyalı çalışanlar, eve iş getirenler için gece nöbetlerinin en büyük yardımcısı kahraman kahve 🙂 Hatta bizim kültürümüzde kız isteme merasiminde damadın dayanıklılık testidir Türk kahvesi. Tuzlu kahveyi gayet soğukkanlı içebiliyorsa olay tamamdır, testten başarıyla geçmiştir 🙂

Hemen herkesin hayatında önemli yeri olan kahvenin bir de hikayesi var tabii ki. Ben de bu tatlı yol arkadaşının hikayesini hem öğrenmek hem de sizlerle paylaşmak istedim. İşte kahve ve Türk kahvesinin hikayesi.

Kahve ve Türk Kahvesi: Kahve Ağacının Keşfiyle Başlar

Uğruna isyanlar çıkmış, besteler yapılmış, sanattan ticarete, sosyal hayattan tek kişilik keyiflere kadar hayatın birçok alanına dokunan kahvenin hikayesi…

Etiyopya’da bir ağacın meyvesi iken efsaneye göre keçi çobanı Kaldi tarafından keşfedilmiş kahve. Kaldi bu ağacın meyvelerini yiyen keçilerinin çok daha enerjik ve canlı olduğunu keşfeder ve Sufi dervişlere danışmaya gider. Önce onay görmez, işe yaramaz diye ateşe atılır. O anda etrafa o mis gibi kokusu yayılır kahvenin. Yayılan aroma öyle güzeldir ki dervişlere ilham olur; ağaçtan ateşe, ateşten suya kahve ilk halini alır.

kahve, türk kahvesi, kahvenin hikayesi
Bir ağacın meyvesi iken, dokunduğu her yerde iz bırakan kahve.

Her Gittiği Yerde Ayrı Bir Anlam Bulan Kahve

Ayinlerde dervişleri zinde tutan kahve; Habeşistan’dan Yemen ve Arabistan’a gelmiş; bugünkü kahvaltı kültürünün temelini oluşturmuş;  “KAHVEALTI” denilen günün ilk öğününün ardından keyif ile içilen kahve, güne zinde başlamanın ilk adımı olmuştur. Evlerde kahvealtı sohbetlerinin baş tacı olmuş, Ortadoğu şehirlerinde kahvehanelerin kurulmasına öncülük etmiştir. Kahvehaneler sadece sohbet edilip kahve içmenin ötesine geçmiş, şiirden müziğe, ilimden eğlenceye  kahve bahane olmuş; dokunduğu her şeye ilham vermiştir.

16. yüzyılda Osmanlı’da keşfedilmiş ve benimsenmiş , 17. Yüzyılda Avrupa’da yerel din adamlarınca önce kınanmış sonra papanın  müdahalesiyle onay görmüş ve Avrupa’da da sosyal hayatın favorisi olmuştur.

J.S. Bach ünlü “Kahve Kantatı”nı bestelemiş. Nice şairlerin yazarların hem satırlarında yer almış; kimi zaman da ilham olarak bir fincan kahve eşliğinde ortaya birçok eserler çıkmıştır.  

1871’de Osmanlı’da çiğ kahveyi kavurup dibeklerde döverek müşterilerine hazır satmaya başlayan Mehmet Efendi; günümüzde de Kurukahveci Mehmet Efendi olarak en favori kahvelerden biridir.

Türk Kahvesinin Hikayesi ve Kahve Falı

Yavuz Sultan Selim döneminde sarayda içilmeye başlanan Türk Kahvesini diğer çeşitlerinden ayıran özelikler neler? İşte Türk kahvesinin özellikleri:

  • Türk kahvesi, diğer kahvelerden farklı olarak en ince öğütülen kahvedir.
  • Kaynatılarak pişirilen tek kahvedir. Tabii tam kaynamadan, taşmak üzere iken ocaktan alınır ki, bol köpüklü olması önemli 🙂
  • Türk kahvesi, pişirilirken içine şeker konulan tek kahvedir.
  • Telvesi ile ikram edilen tek kahvedir. Bu sebepledir ki, kahve falının doğuşu da yine Türk kahvesi ile olmuştur.
kahve,türk kahvesi
Geleneksel sunum ile türk kahvesi…

İlk olarak Osmanlı sarayında haremlerde ortaya çıktığı söylenen kahve falı, cariyelerin söylemekten çekindikleri, dile getiremediklerini ifade etmek için, kahveyi bahane ederek kullandıkları bir yöntem olarak doğmuştur. Zaman içerisinde kültürümüze yerleşen kahve falı, günümüz digital çağında da yer bulmuştur. Ne demişler, fala inanma falsız kalma 🙂

Kurak topraklarda keçilerin yediği bir ağacın meyvesi iken günümüzde petrolden sonra en çok talep gören ürün olan kahvenin hikayesi tam da nerden nereye dedirtiyor insana. Dokunduğu her yerde bambaşka hikayeler yaratan kahve ve Türk kahvesinin hikayesi burada biter. Şimdi bol köpüklü bir Türk kahvesi zamanı 🙂

0Shares