BMW’nin Tarihi : Bir Asırlık Hikayesi

Günümüzde hepimizin “ off bee ne araba ama ” ya da “ adamlar yapıyor be abi ” dediği premium sınıfının enlerinden ve bizlerin gözdesi olan BMW’nin tarihi boyunca kuruluşundan bu yana kimi zaman geçirdiği büyük zorluklar ve değişimler oldu. Gelin hep birlikte bakalım hepimizin yakından tanıdığı BMW’nin bir asırlık hikâyesine…

BMW’nin Tarihi: Bavarian Motor Works Kuruluşu

Karl Rapp ve Gustav Otto adında iki kafadarın ilk başlarda uçak motoru üretmek üzere kurduğu BMW markasının kurulduğu dönemde Dünyanın en büyük otomobil ve motosiklet üreticilerinden biri olacağı ve herkesin göz bebeği olacağı nereden bilinebilirdi ki? Giderek büyümenin temelleri aslında  7 Mart 1916 yılında atılmıştı. Kurulduğu zamanlardan bu yana logosundaki özgünlüğü bozmadan gelen BMW, 1920 yılında şimdiki logosunu tescilledi. Fakat logosundaki anlam çok farklıydı. Uçak motoru üreticisi olarak doğan BMW, logosundaki mavi rengi gökyüzünü, beyaz renk ise bir uçağın pervanesini ifade etmekteydi. Aynı zamanda logodaki bu renkler Bavyera bayrağının renkleriydi.

2. Dünya Savaşı sonrasında BMW’nin Münih’teki fabrikasının harabe haline getirilmesinin ardından BMW, bir süre bahçe ve mutfak malzemeleri üretmeye başladı. Bu toparlanma süresi BMW’ye oldukça iyi gelmişti ve BMW yeniden sektöre güçlü bir şekilde dönmeye hazırdı. 1950’li yıllarda sektöre geri dönüşünden sonra bir dönem yaşanılan zorluklardan 1960 yıllarında ürettiği otomobillerle kurtularak kendini zirveye çıkarmayı başarmıştır.

BMW şirketi kuruluşundan bu yana geleceği ön görme, mükemmeliyetçilik ve saf kalite özelliklerinden bir an olsun vazgeçmeden gelmiş ve birçok başarılar elde etmiştir.

BMW, Uçak Motorunun Ardından Motosiklet Üretimine Geçti

BMW’nin tarihi dönüm noktalarından biri de motosiklet üretimine geçişidir. BMW, ilk kez motosiklet üretmeye 1923 yılında hava soğutmalı motoru bulunan R32 modeliyle başlamıştır. R32 modeli, Berlin Otomobil Fuarı’nda ilk kez göz önüne çıktı ve herkeste hayranlık uyandırdı.  Bunun yanı sıra İkinci Dünya Savaşı sırasında ürettiği R75 modeli de o dönemde Alman ordusu bünyesinde yer almıştır.

BMW Markası 1929 Yılında İlk Otomobili Dixi’yi Üretti

Büyük bir üretici olma yolunda ilerleyen BMW, Dixi modeliyle otomobil sektörüne hızla bir giriş yapmıştır. BMW, 1928 model Bruce Mclaren ve Colin Chapman’ın Sevens yarış arabasının üretildiği fabrikayı satın alarak o fabrikada Sevens’ın izlerini taşıyan 748 cc’lik 15 beygir Dixi’yi üretti. Bu araç 25000 adet sattı ve 1931 yılında üretimine son verildi.

BMW Tarihinde 70’li Yıllara Kadar Olan Otomobil Gelişimi

Dixi’nin sonrasında 1933 yılında üretilen 303 modelinde BMW’nin geçmiş yıllardan günümüze gelen böbrek şeklindeki ızgara ilk kez kullanıldı. BMW, 6 silindir motora ve o döneme göre geliştirilmiş teknik donanımlara sahip 303 modeliyle kullanıcılarına lüksü, yüksek güvenliği ve konforu aşılamaya başladı.

1940 yılında ise BMW’nin üretmiş olduğu Touring Coupe modelindeki BMW 328, Millie Miglia’da yarışarak birinciliği elde etti ve adeta yarış anında seyircileri büyüleyerek BMW’nin uzun zaman sonraki yükselişine öncülük etti.

2. Dünya Savaşı sonrasında üretilen, zarif ve modern hatlara sahip olan BMW 501, savaşın ardından otomobil üretimine yeni bir boyut kazandırdı. Tabii ki aynı dönemlerde yine BMW’nin 507 modeli ortaya çıkmıştı.

BMW 507, bambaşka bir tasarıma sahipti. Albrecht Graf Goertz’in ustalığını konuşturduğu bu araç, otomobil sektöründeki diğer otomobillere taş çıkartacak bir performans ve nefes kesici dış tasarımıyla etkileyici bir spor otomobil olarak piyasada yer aldı. BMW 507, bir klasik olarak günümüzde diğer BMW otomobillerine nazaran popülerlikte bir adım önde olmayı hala sürdürüyor.  

1955 yılının Mayıs ayında 250 ve 300 modelleriyle ortaya çıkan 12 ve 13 beygir gücüne sahip BMW Isetta, ulaşım ihtiyaçlarını fazlasıyla karşılayan bir otomobil olduğu için o dönemde en çok satan otomobildi.

1960’lı yıllara girildiğinde BMW artık kompakt ve sportif otomobiller geliştirmeye başlamıştı. 1962 yılında yeni bir sınıfın ortaya çıkmasına vesile olan BMW 1500, orta sınıf olmasına rağmen gayet sportif, kompakt ve lüks bir limuzindi. 1960’lı yılların sonuna gelindiğinde üretimi yapılan ve Paris Otomobil Fuarı’nda sergilenen BMW 2800 CS çok beğenildi. 1970 yıllarında ortaya çıkan yakıt enjeksiyonlu motorun entegre edilmesiyle araç Uluslararası Otomobil Yarışları’nda heyecanı doruklara çıkardı.

BMW Tarihinde Bir Klasik Yaratıyor

Sıkı durun… 🙂 1970’li yıllarda günümüzde de varlığını sürdüren BMW’nin efsane otomobilleri 3, 5 ve 7 serileri çıkış yaptı. Kim diyebilirdi ki bu seriler çok tutulacak ve günümüze kadar gelecek diye? BMW’nin geçmiş tarihini bilmeyenler belki de sadece BMW’nin ortaya çıkardığı ilk otomobiller olarak 3, 5 ve 7 serilerini düşünüyor olabilirler ki bence haklılar. Çünkü bu seriler BMW’nin kendine has tarzını net çizgilerle belirlediği klasik simgeleri haline geldi.

BMW 3, 5 ve 7 serileri sportiflik ve dinamikliğin yanı sıra yüksek düzeyde performansıyla birlikte sürücü odaklı, modern teknolojilerle donatılmış, lüks ve konfor arayan kullanıcılara hitap eden otomobillerdir.

1972 yılında BMW, ilk elektrikli otomobili 1602 modelinin prototipini ilk defa Münih Olimpiyat Oyunları’nda tanıttı. Bu prototip ile diğer otomobillere nazaran alternatif bir sürüş seçeneğinin de olabileceği düşünüldü. BMW 1602 modeli 43 beygir gücünde ve sıfır emisyona sahipti. Aynı dönem içerisinde bir başka tasarım harikası ve üst düzey spor otomobil olan BMW M1 ortaya çıktı.

Normal kullanımın haricinde maksimum perfomans arayanlar için üretimi yapılan bu otomobil saatte 310 km hıza ulaşabilecek bir güce sahipti ve 1979 yılında sırf bu otomobillerin bulunduğu Procar adında bir yarış serisi oluşturuldu.

BMW’nin 80’li Yıllardaki Yarış Galibiyetleri

1983 yılında 600 beygir gücüne sahip 4 silindirli turbo şarj özellikli motora sahip Brabham BMW BT52 ile Ünlü Otomobil Yarışçısı Nelson Piquet, Formula 1 Dünya Şampiyonası’nda birinciliği elde ederek hem kendi hem de BMW’nin adını tarihe altın harflerle yazdırdı. Akabinde 1981 yılında da BMW Spa yarışlarında adından çokça söz ettiren BMW 635 CSi Coupe 83, 85 ve 86 yıllarında galibiyeti kimseye kaptırmadı.

BMW’nin Tarihinde 90’lar

1990’lı yıllar yine BMW için yenilik yılıydı. Elektromobilite kavramına kilitlenen BMW, tamamen elektrikle çalışan E1 modeliyle aynı zamanda tasarruf yapılması gerektiğine dikkat çekti. BMW’nin günümüzde de elektromobilite ile ilgili çalışmaları devam etmektedir.

Hepimizin çok sevdiği James Bond karakterinin Golden Eye filminde boy gösteren Amerika menşeili BMW Z3, göz alıcı bir tasarıma sahip önemli arabalardan bir tanesiydi. 1999 yılında BMW yeni bir sınıf daha ortaya çıkarmıştı. Ultra lüks görünen ve arazi şartlarına uygun olarak geliştirilen dört çekerli BMW X5, Detroit Otomobil Fuarı’nda sergilendi. Ve BMW’nin X serisi otomobillerinin üretimine X5 ile başlandı ve hala bu seride otomobiller üretilmektedir.

BMW’nin Tarihi ve 2000’li Yıllardan Günümüze Değişimi

BMW, 2000’li yıllara geliştirdiği harika bir otomobille bomba bir giriş yaptı. İlk defa Hidrojen ile beslenen bir otomobil olan H2R üretildi. Fosil yakıtlara göre bir başka tercih olarak üretilen bu otomobil 232 beygir gücüne sahip. Hız denemelerinde 301,95 km/s hızla rekor kırdı. 2006 yılında Hidrojenle beslenen Hydrogen 7 adında bir otomobil daha yaratıldı. Hydrogen 7, yanmalı motoruyla çevre dostu bir otomobildi.

Otomobil üretmenin yanı sıra otomobillerinde kullanmak istediği kendine özgü teknolojilerle de BMW dikkat çekmeyi başarıyor. 2010 yılında Connected Drive teknolojisiyle BMW, araç içinde İnternet kullanımına yönelik ilk adımları attı. Bu teknolojiden bir sene sonra Vision Connected Drive teknolojisini ortaya çıkararak araçların birbirleriyle bağlantı kurmasını, konforu ve güvenliği amaçladı. Bu durumda gerçekten otomobillerde kullanılan son teknolojiler hayatımızı kolaylaştıran önemli bir etken demek mümkün.

Elektrikli otomobil üretimine i3 ve i8 otomobilleriyle devam eden BMW, çevreyi korumak için bu otomobillerin yaygınlaştırılmasına yönelik çalışmalarına bir ivme kazandırmaya başladı. Özellikle i8’in iki kişilik ve tasarım harikası bir hibrit otomobil olduğunu söyleyebilirim.  Seri üretime geçilen bu otomobil ile BMW, otomobil tasarımı ve gelişimi konusunda lider konumda yer alıyor.

İlk doğuşundan bu yana BMW’nin tarihi ile ilgili öne çıkan olaylar ve BMW’nin geçirdiği süreçler hakkında önemli detaylardan bahsettik ve BMW hikâyesinin sonuna geldik. Yepyeni hikâyelerde görüşmek üzere 🙂

Digital Yazarlar – İki Yol Arkadaşı